Author(s): Francesca Ferrando / Language(s): Turkish
Publication Year: 0
Çağdaş akademik tartışmada “posthüman” kavramı, yirminci ve yirmi birinci yüzyılın hem onto-epistemolojik hem de bilimsel ve biyo-teknolojik gelişmelerin akabinde, insan kavramının bütünsel olarak yeniden tanımlanması yönündeki aciliyetin üstesinden gelmek için anahtar bir terim haline gelmiştir. Geliştiği dönem itibariyle bu felsefi görünüm, çeşitli akımlar ve düşünce okullarını içermektedir. “Posthüman” etiketi, bu farklı bakış açılarından birini belirtmek için uzmanlar ve uzman olmayanlar arasında metodolojik ve teorik kafa karışıklığı yaratarak çoğunlukla genel ve geniş kapsamlı bir çağrışım yapmaktadır. “Posthüman” terimi, (felsefi, kültürel ve eleştirel) posthümanizm, transhümanizm (diğer akımlar arasındaki değişkenleriyle ekstropyanizm, liberal ve demokrat transhümanizm), yeni materyalizm (posthüman çerçeve dahilinde özel bir feminist oluşum) ve antihümanizm, postbeşerî bilimler ve metabeşerî bilimlerin heterojen bir görünümünü içeren şemsiye bir terim olmuştur. En çok kafa karıştıran anlam alanları ise posthümanizm ve transhümanizm tarafından paylaşılanlardır. Bu tarz karışıklığın farklı sebepleri vardır. Her iki akım da benzer konulara olan ilgileriyle bilhassa 80’lerin sonu ve 90’ların2 başlarında ortaya çıkmıştır. Her ikisi de sabit olmayan ve değişken ortak insan algısına sahiptir, ancak genel olarak aynı köken ve bakış açısını paylaşmazlar. Buna ek olarak, transhümanist tartışmada, posthümanizm transhümanist bir yol üzerinden yorumlanır, ki bu da genel posthüman anlayışı hususunda daha fazla kafa karışıklığı yaratmaktadır: bazı transhümanistlere göre insanlık, nihayetinde mevcut transhüman çağın ardından beklenen bir durum olarak, posthüman olabilmek için kendini radikal bir şekilde dönüştürebilir. Posthüman üzerine böyle bir görüş, (felsefi, kültürel ve eleştirel) posthümanizmin postantroposantrik ve post-dualistik yaklaşımlarıyla karıştırılmamalıdır. Bu makale, bu iki bağımsız, fakat birbiriyle ilişkili akım arasındaki bazı farklılıkları açığa kavuşturur ve posthümanizmin insan kavramının radikal ontovaroluşsal yeniden önem kazanması hususunda, daha kapsamlı bir yaklaşımı sunabileceğini öne sürer.
More...